Benim gözümde “Ölmeden önce görülmesi gereken yerler” listeme ilk 10 içerisinde olan bu belde inanın bana görülmeye değer. Alaçatı’ya hoş geldiniz. Denizinin güzelliği şehirdeki insanların yüzlerine vurmuş resmen. Hayatımda bu kadar rahatlamış olduğumu bilmiyorum. Ne zaman buraya gelsem içimde bi deşarj durumu oluşuyor. Alaçatı’yı bulma hikayem biraz garip açıkçası.
ALAÇATI’YI BULMA
Bir gün arkadaşımla beraber kafamıza esri hadi dedim otostopla dolaşalım. O zaman yeni işten çıkmışım işteki temponun vermiş olduğu hızlılık ile evde otur otur bunaldım. Başladık yolda otostop çekmeye bi bakmışız Çeşme’deyiz. Derken haberlerden ve magazinden duymuş olduğum bu beldeye neden gitmeyelim sorusu uyandı kafamda. Rotayı o anda Alaçatı’ya çevirdik. Ve iyi ki de çevirmişiz. Gündüzünün güzelliği gecesinin büyüsü ile karışıyor resmen.
Arnavut kaldırımlı sokakları adeta bize küçük Yunanistan’ı anımsatsa da kendine özgü bir ambiyansı var Alaçatı’nın. Siz ne kadar kaybolmak isteseniz de burası sanıldığının aksine öyle kocaman bi şehir değil maalesef. Bir bakmışsınız geçtiğiniz noktadan bir kez daha geçiyorsunuz. Ama o kadar doyumsuz ki sokakları tekrar tekrar dolaşmanız bırakın canınızı sıkmasını inanılmaz bi haz almanızı sağlıyor. Her seferinde geldiğimde farklı bir yerini keşfediyorum ben resmen.
ALAÇATI NEREDE?
Alaçatı İzmir ilinin en batısında bulunan Çeşme iline bağlı bir beldedir. Rüzgar sörfü ve çeşitli festivalleri ile bu meşhur belde son zamanlarda kendini tanıtmasının ardından son derece popüler olup kendini adeta bir turist mıknatısına çevirmiştir. Ege denizine kıyısı bulunan bu belde Türkiye’nin en önemli rüzgar sörfü noktasıdır.
ALAÇATI’YA NASIL GİDEBİLİRİM?
Tek yöntem maalesef ki kara yolu. Ha sizin özel bir tekneniz varsa bu ulaşım sayısı iki oluyor o başka. En kolay ve en ekonomik olarak kara yolu ile şehre ulaşım son derece kolay ve hızlıdır. İzmir üzerinden Çeşme otobanına girdikten 1 saat sonra Alaçatı gişelerinden çıkıp beldeye ulaşmanız mümkündür. 2017 Yılı yaz dönemi fiyatlandırması ile otoban ücreti 3 TL olarak belirtilmiştir. Haricen uzak yollardan gelenler için İzmir Adnan Menderes Hava limanı sizlerin hizmetine açıktır. Hava alanından İzmir otogara gelip buradan Çeşme otobüsüne binebilir, yoldan geçerken de Alaçatı’da inebilirsiniz. 2016 yılı fiyatı olarak İzmir – Çeşme arası otobüsler 25 TL ücret almaktadır. Diğer bir seçenek Çeşme üzerinden olacaktır. Şehir içi minibüsler ile tam hatırlayamıyorum ama 3 veya 4 lira gibi bi ücret vardı (2015 Yaz Tarifesi)
Diğer bir bakışta şehir içerisinde olacaktır. Zaten şehir öyle aman aman kocaman bir yer olmadığından en kullanışlı yöntem tabi ki de taksi olacaktır. Ama sizin de benim gibi zamanınız çoksa çevreyi yürüyerek dolaşabilir ege ruhunu dibine kadar soluyabilirsiniz. Maksimum bütün şehri 2 veya 3 saat içerisinde dolaşmanız mümkün olacaktır.
ALAÇATI’DA NEREDE KONAKLAYABİLİRİM?
Bu konu tamamen sizin zevkiniz ve bütçenize bağlı olarak neredeyse sonsuz sayıda konaklama seçeneği sizlere sunuyor. Butik otellerden tutun da bilmem kaç yıldızlı otellere, apart evlerden tutun kampinglere kadar olabildiğinde çok seçeneğiniz var. Şahsen ben kalmadığım için gözlemlediğim kadarıyla burada bulunan taş evlerin olduğu butik otelleri tercih etmeniz Alaçatı’yı daha içten yaşamanızı sağlayacağı kanısındayım.
ALAÇATIDA GEZİLECEK YERLER
Şimdi ne anlatmam gerektiğini açıkçası pek bilemedim. 2-3 saatte yürüyerek gezebileceğiniz kendince koca bir belde burası. Öyle aman aman turistik ve tarihi noktası pek olmasa da son zamanların en popüler destinasyonlarından. Yine de sıralamak gerekirse;
- Alaçatı Taş Evleri
- Eski ve Yeni Yel Değirmenleri
- Kemal Paşa Caddesi
- Dutlu Kahve
- Pazar Yeri Camii
- Hacı Memiş Ağa Camii
- Alaçatı Limanı
- Plajları
Deniz, güneş, kum üçlüsüne birde rüzgar sörfünü eklemek ayıp olur. Buralara kadar gelmişken rüzgar sörfünü deneyin derim.
ALAÇATI MUTFAĞI
Geldik zurnanın zort dediği noktaya. Her ne kadar sayfalar dolusu yazmak istesem de eminim bazı arkadaşların “Yahu bu kadar yazılacak şeyi nereden buldun?” demeden evvel ege ruhunu hissedip. Bu ruhu harflere, satırlara, sayfalara aktarabildiğimi bildiğinden bi haber değilsinizdir. Bir laf vardır gezginler arasında “Kalbin Ege’de kalır.” Çokta doğru söylenmiş bir söz bence. Et yerine sebzeyi tercih edenlerin ege mutfağında her zaman hoş karşılanacağını bilinmesini isterim. Ha et yemekleri yok mu? Tabi ki de var ama sebze ve ot yemekleri daha yoğun. Alaçatı’nın sakız adasına olan yakınlığından dolayı biraz da olsa ucundan bi Yunan mutfağının etkileri var diyebilirim.
Meze konusunda burası adeta bi cennet diyebilirim. Envayi çeşit meze burada sizleri bekliyor diyebilirim. Birde bunun yanına Alaçatı’ya özgü zeytinyağlıları eklediğimizde burası kafa dağıtmak için güzel bir nokta oldu bizim için. Rakı balık ile çağlayıp yanına deli gibi meze yiyip birde zeytinyağlı vurduğunuzda tamamdır. Gecenin ilerleyen saatlerinde kumrucu Şevki’den bi kumru yiyip otelin yolunu tutabilirsiniz. Yada bir alternatif olarak Midyeci Pamuktan bira midye yuttuktan sonra Dutlu kahvede sakızlı kahvenin tadını çıkartabilirsiniz. Seçeneğiniz daha da artıyor açıkçası ne desek bilemedik.
YAPMADAN DÖNMEYİN
- Sakızlı kurabiye almayı ihmal etmeyin. Son derece lezzetli ve güzeller.
- Sakızlı dondurma yaz aylarının vazgeçilmezi.
- Ilıca’da denize girebilirsiniz.
- Alaçatı limanda bi kahve içmek paha biçilemez.
- Rüzgar sörfü yapmasanız bile izlemeye değer.
- Denk gelirseniz Ot Festivaline katılın. Ot ile ne yemekler yapılır kavramını burada kaybedebilirsiniz. Detaylarını Festival yazımda okuyabilirsiniz.
gerçektende detaylı bir anlatım olmuş teşekkürler
Merhaba Merve;
Beğenmene sevindim. Soruların varsa eğer buradan sorabilirsin. Bu sayede de diğer gezginlere bir nebzede olsa yardımımız olur.